Görev Yazısı Olmadan Emniyet Şeridini Kullanılamayacak

Avrasya Tüneli girişinde, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü’nün içinde bulunduğu çakarlı aracı durduran ve işlem yapan polis memurunun görevd...

Avrasya Tüneli girişinde, İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü’nün içinde bulunduğu çakarlı aracı durduran ve işlem yapan polis memurunun görevden uzaklaştırılması, birçok kişinin tepkisini çekti.

 Tepkilerini internet üzerinde imza kampanyalarıyla dile getiren birçok kişi polis memurunun görevine iade edilmesini isterken, bir destek de hukukçulardan geldi. 

Polis memurunun yalnızca görevini yaptığını söyleyen Avukat Cevat Kazma, görev yazısı olmayan hiçbir kamu aracının emniyet şeridini kullanma hakkı olmadığının altını çizdi.

Geçtiğimiz günlerde, Avrasya Tüneli girişinde içerisinde İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü’nün de bulunduğu ve emniyet şeridini ihlal eden, çakar lambalı bir araca ceza yazan polis memuru görevden uzaklaştırılmıştı. 

Olayın ardından birçok kişi sosyal medyadan tepkisini dile getirdi. İmza kampanyası başlatan kişiler, polis memurunun yeniden görevine iade edilmesini istedi. 

Olayın ardından, polis memuru da İstanbul İl Milli Eğitim Müdürü ve İstanbul İl Emniyet Müdür Yardımcısı’ndan davacı oldu. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Cevat Kazma, olayın kabul edilemez olduğunu belirterek, görev yazısı olmayan hiçbir devlet kurumunun emniyet şeridini kullanma hakkının olmadığını dile getirdi.  

Polis Memuru Sadece Görevini Yapmıştır! 

İlgili aracın resmi bir araç olmadığını, kiralık bir araç olduğuna dikkat çeken Cevat Kazma, geçtiğimiz aylarda İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun çakarlı araçlar ile ilgili uyarılarını hatırlatarak, “Polis memuru kendisine verilen görevi yapmıştır. Kendisine hukuka bağlığından dolayı teşekkür etmek gerekiyor. Hiç kimse hukukun üzerinde değildir.” diye konuştu. 

 Böyle bir durumun, hukuk devletinde kabul edilemez olduğunu ifade eden Cevat Kazma, polis memurunun açığa alınmasını sağlayan, görevini engelleyen polis amirlerinin de hukuken sorumlu olduklarını ve yargılanmaları gerektiğinin altını çizdi.

“Sen benim kim olduğumu biliyor musun?” devrinin Türkiye’de kapandığını söyleyen Cevat Kazma, bu şekilde yaptırım ve tehditlere yeltenenlerin en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini sözlerine ekledi.