Continental'in Güç Aktarma Organları şirketi Vitesco Technologies, 9 - 12 Aralık 2019 tarihlerinde Berlin'de düzenlenen CTI Sempozy...
Continental'in Güç Aktarma Organları şirketi Vitesco Technologies, 9 - 12 Aralık 2019 tarihlerinde Berlin'de düzenlenen CTI Sempozyumunda, Plug-in Elektrikli Araçlar (PHEV) için tasarlanan entegre elektrikli motor, son derece düşük maliyetli ve kompakt hibrit şanzıman çözümünü ilk kez görücüye çıkardı.
Vitesco Technologies, güç aktarma organları elektrifikasyonu alanındaki teknik bilgisiyle gerçek anlamda ekonomik hibrit araçların önünü açıyor.
Hibrit araçların iki güç kaynağının olması - dâhili bir yanmalı motorun yanında güç elektronik sistemleri ve akülü bir elektrikli motor - bu işi daha da zorlu hale getiriyor.
Bu ek teknik altyapı, tamamen elektrikle çalışan yüksek voltajlı bir hibrit aracın maliyetini, yüksek pazar payı kazanmasına engel olabilecek bir seviyeye çıkarabilir.
Genellikle 50 km veya daha fazla elektrikli sürüş menziline sahip olan hibrit araçları satın alma maliyeti hala bu kadar yüksek olmasaydı, bu motorlar günlük sürüşlerin yol açtığı CO2 emisyonlarını azaltmada önemli bir rol oynayabilirdi. Vitesco Technologies bu konuya bir çözüm getiriyor.
Her şeyden önce bu çözüm, daha önce şanzımanın gerçekleştirdiği bir dizi fonksiyonu yeniden belirleyen bir konsept ile güç aktarma sistemi tasarımı konusundaki geleneksel düşüncenin değişmesini içeriyor.
Vitesco Technologies’in getirdiği bu çözümde elektrikli motorun genişletilmiş rolü, artık sadece bir tahrik gücü ve enerji geri kazanımı ile sınırlı değil.
Vitesco Technologies Teknoloji ve İnovasyon Müdürü Stephan Rebhan yaptığı açıklamada, “CO2 emisyonlarını azaltmak için plug-in ve tam hibrit araçların tüm potansiyelinden faydalanmak şimdiye kadar mümkün değildi, çünkü bu araçlar pahalı güç aktarım sistemleri nedeniyle birçok müşterinin erişemeyeceği bir konumdaydı.
Bu noktada, uygun maliyetli PHEV'ler için tasarlanan DHT teknolojimizin potansiyelini tespit ettik. CO2 emisyonlarını azaltmak amacıyla, PHEV'ler gelecekte çok daha başarılı olmayı hak eden bir tür elektrikli mobilite şeklidir.” dedi.
Düşük maliyetli PHEV'ler için geliştirilen DHT teknolojisi, aslında şanzımanın çıkış tarafında entegre bir yüksek voltajlı elektrik motoruyla çok kompakt otomatik şanzımanların tasarımına izin vermeyi amaçlıyor.
Vitesco Technologies'in uygun maliyetli PHEV prototipi sürücüye, plug-in hibrit araçlarda, şimdiye kadar geleneksel 6 vitesli otomatik şanzıman ile aynı seviyede konforlu sürüş ve vites değiştirme standardını sunuyor.
Buna karşın, Vitesco teknolojili bir DHT şanzıman sadece dört mekanik dişliye sahip ayrıca hiçbir mekanik senkronizasyon sistemi, yardımcı hidrolik veya marş debriyaj mekanizması bulunmuyor.
Elektrikli tahrik motoru ile ileri (1. ve 2. viteste) ve geri hareket başlatılırken içten yanmalı motorun hızlı ve sorunsuz bir şekilde çalışmasını sağlayan bir marş motoru alternatörü ile senkronizasyon gerçekleştiriliyor.
Fonksiyonların bu şekilde yeniden tasarımı, bir yandan şanzımanın mekanik bileşen sayısını azaltmayı mümkün hale getirirken diğer yandan ağırlık ve maliyetten tasarruf sağlıyor.
Bu özelliği, DHT teknolojisini, kurulum alanı genellikle sorun olabilen kompakt segment araçlarda ön çapraz montaj için doğal bir seçim haline getiriyor.
Düşük maliyetli bir port enjeksiyonlu benzinli motor ve tam bir elektrikli sürücü ile birleştirildiğinde, örneğin DHT teknolojisi ile, tam elektrikli sürüş modunda farklı günlük kullanımlara uygun, ekonomik, konforlu ve sıfır emisyonlu araçların önü açılıyor.
Uygun maliyetli PHEV'ler için geliştirilen DHT, tam elektrikli modda 120 km/saat ve hibrit modda 160 km/saat hıza ulaşabiliyor. Bu yeni PHEV çözümü, Vitesco Technologies’in genel güç aktarma sistemi tasarımı ve elektrikli tahrik teknolojisi konusundaki kapsamlı bilgisi ve sistem uzmanlığına dayanıyor.
Örneğin, basit çeneli kavrama tasarımına rağmen DHT teknolojisinin sunduğu yumuşak ve sessiz vites değiştirme özelliği, bu kontrol teknolojisinden en iyi şekilde faydalanmayı gerektiren elektrikli motor fonksiyonlarının yüksek dinamik becerisini öne çıkarıyor.
Düşük maliyetli PHEV'ler için geliştirilen DHT teknolojisi, Vitesco Technologies’in sistematik elektrifikasyon stratejisinde yeni bir adıma daha işaret ediyor.
Rebhan bunu, “Gelecekte AB'nin CO2 emisyon sınırlarına uyum sağlamak için özellikle, şu anda hibrit elektrikli motorların daha fazla pazar payı almasının önünü kesen maliyetlere hakim olmak önem taşıyacak.” sözleriyle özetliyor.
Hibrit araçların iki güç kaynağının olması - dâhili bir yanmalı motorun yanında güç elektronik sistemleri ve akülü bir elektrikli motor - bu işi daha da zorlu hale getiriyor.
Bu ek teknik altyapı, tamamen elektrikle çalışan yüksek voltajlı bir hibrit aracın maliyetini, yüksek pazar payı kazanmasına engel olabilecek bir seviyeye çıkarabilir.
Genellikle 50 km veya daha fazla elektrikli sürüş menziline sahip olan hibrit araçları satın alma maliyeti hala bu kadar yüksek olmasaydı, bu motorlar günlük sürüşlerin yol açtığı CO2 emisyonlarını azaltmada önemli bir rol oynayabilirdi. Vitesco Technologies bu konuya bir çözüm getiriyor.
Her şeyden önce bu çözüm, daha önce şanzımanın gerçekleştirdiği bir dizi fonksiyonu yeniden belirleyen bir konsept ile güç aktarma sistemi tasarımı konusundaki geleneksel düşüncenin değişmesini içeriyor.
Vitesco Technologies’in getirdiği bu çözümde elektrikli motorun genişletilmiş rolü, artık sadece bir tahrik gücü ve enerji geri kazanımı ile sınırlı değil.
Vitesco Technologies Teknoloji ve İnovasyon Müdürü Stephan Rebhan yaptığı açıklamada, “CO2 emisyonlarını azaltmak için plug-in ve tam hibrit araçların tüm potansiyelinden faydalanmak şimdiye kadar mümkün değildi, çünkü bu araçlar pahalı güç aktarım sistemleri nedeniyle birçok müşterinin erişemeyeceği bir konumdaydı.
Bu noktada, uygun maliyetli PHEV'ler için tasarlanan DHT teknolojimizin potansiyelini tespit ettik. CO2 emisyonlarını azaltmak amacıyla, PHEV'ler gelecekte çok daha başarılı olmayı hak eden bir tür elektrikli mobilite şeklidir.” dedi.
Düşük maliyetli PHEV'ler için geliştirilen DHT teknolojisi, aslında şanzımanın çıkış tarafında entegre bir yüksek voltajlı elektrik motoruyla çok kompakt otomatik şanzımanların tasarımına izin vermeyi amaçlıyor.
Vitesco Technologies'in uygun maliyetli PHEV prototipi sürücüye, plug-in hibrit araçlarda, şimdiye kadar geleneksel 6 vitesli otomatik şanzıman ile aynı seviyede konforlu sürüş ve vites değiştirme standardını sunuyor.
Buna karşın, Vitesco teknolojili bir DHT şanzıman sadece dört mekanik dişliye sahip ayrıca hiçbir mekanik senkronizasyon sistemi, yardımcı hidrolik veya marş debriyaj mekanizması bulunmuyor.
Elektrikli tahrik motoru ile ileri (1. ve 2. viteste) ve geri hareket başlatılırken içten yanmalı motorun hızlı ve sorunsuz bir şekilde çalışmasını sağlayan bir marş motoru alternatörü ile senkronizasyon gerçekleştiriliyor.
Fonksiyonların bu şekilde yeniden tasarımı, bir yandan şanzımanın mekanik bileşen sayısını azaltmayı mümkün hale getirirken diğer yandan ağırlık ve maliyetten tasarruf sağlıyor.
Bu özelliği, DHT teknolojisini, kurulum alanı genellikle sorun olabilen kompakt segment araçlarda ön çapraz montaj için doğal bir seçim haline getiriyor.
Düşük maliyetli bir port enjeksiyonlu benzinli motor ve tam bir elektrikli sürücü ile birleştirildiğinde, örneğin DHT teknolojisi ile, tam elektrikli sürüş modunda farklı günlük kullanımlara uygun, ekonomik, konforlu ve sıfır emisyonlu araçların önü açılıyor.
Uygun maliyetli PHEV'ler için geliştirilen DHT, tam elektrikli modda 120 km/saat ve hibrit modda 160 km/saat hıza ulaşabiliyor. Bu yeni PHEV çözümü, Vitesco Technologies’in genel güç aktarma sistemi tasarımı ve elektrikli tahrik teknolojisi konusundaki kapsamlı bilgisi ve sistem uzmanlığına dayanıyor.
Örneğin, basit çeneli kavrama tasarımına rağmen DHT teknolojisinin sunduğu yumuşak ve sessiz vites değiştirme özelliği, bu kontrol teknolojisinden en iyi şekilde faydalanmayı gerektiren elektrikli motor fonksiyonlarının yüksek dinamik becerisini öne çıkarıyor.
Düşük maliyetli PHEV'ler için geliştirilen DHT teknolojisi, Vitesco Technologies’in sistematik elektrifikasyon stratejisinde yeni bir adıma daha işaret ediyor.
Rebhan bunu, “Gelecekte AB'nin CO2 emisyon sınırlarına uyum sağlamak için özellikle, şu anda hibrit elektrikli motorların daha fazla pazar payı almasının önünü kesen maliyetlere hakim olmak önem taşıyacak.” sözleriyle özetliyor.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder