Covid-19 pandemisi ile temizlik ve dezenfektan ihtiyacı ciddi bir yükseliş gösterirken, virüse karşı etkili olan etanol bazlı e...
Covid-19
pandemisi ile temizlik ve dezenfektan ihtiyacı ciddi bir yükseliş
gösterirken, virüse karşı etkili olan etanol bazlı el dezenfektanları
araç içinde yıpranma ve kötü görüntülere sebep olabiliyor.
Bu durum
karşısında harekete geçen Ford mühendisleri, araç içindeki materyalleri
en zorlu testlere tabi tutarak, dayanıklılığını artırmak için çalışıyor.
Gündelik
hayatımızda pandemi ile birlikte artan dezenfektan ve hijyen ihtiyacı,
gün içinde temas ettiğimiz yüzeylerde aşınma ve yıpranmalara sebep
olabiliyor. Covid-19 sebebi ile sürücü ve yolcular, dışardaki işlerini
tamamlayıp araçlarına döndükten sonra ellerini çok daha sık dezenfekte
ediyor.
Bu durum araç sahipleri ve yolcuların sağlığı için iyiyken, araç
iç yüzeyler ve parçalar için yıpranma, aşınma gibi sorunları
beraberinde getiriyor.
Özellikle el dezenfektanlarındaki etanol gibi
kimyasallar, yüzeylerle reaksiyona girebiliyor ve otomobillerin iç
yüzeylerinde erken yıpranmalara ve kötü görüntülere neden olabiliyor.
Sorunu
çözmek için harekete geçen Ford mühendisleri uzun zamandır araçlarda
kullanılan malzemeler üzerinde yeni ürünler test ediyorlar.
Yapılan
testlerin sonucunda, otomobil iç yüzeylerin, neye maruz kaldıkları fark
etmeksizin, iyi görünmeye devam etmesi için koruyucu kaplamaların
kimyasal yapısının yeniden formüle edilebildiği görüldü. Ford’un yaptığı
testler ayrıca, eşya depolama ve araç içi plastik aksesuarları gibi yan
ürünleri de kapsıyor.
Numuneler 74°C'ye kadar ulaşabilen sıcaklıklarda teste tabi tutuluyor
İngiltere
Dunton, Almanya Köln’deki Ford ekipleri, sıcak bir günde plaja park
edilmiş bir arabanın iç sıcaklığına eşdeğer, bazı durumlarda 74 °C'ye
kadar ulaşabilen sıcaklıklarda malzeme numunelerini test ediyor.
Güneşe
uzun süre maruz kalma simülasyonunda ise bu numuneler 1.152 saate (48
gün) kadar UV mor ışık testine tabi tutuluyor. Ayrıca plastikler, -30 °
C'ye kadar düşük sıcaklıklarda mukavemet (gerilim ve zorlanma) açısından
test edilirken, çeşitli yöntemlerle plastiğin çatlamadığından emin
olunuyor.
Ford Avrupa, Dunton Teknik Merkezi,
Malzeme Teknolojisi Merkezi'nde kıdemli malzeme mühendisi Mark
Montgomery, “El dezenfektanı son dönemde kullanımı oldukça artan bir
ürün, bu yüzden uzun süredir testlerimizin bir parçası oldu.
En zararsız
görünen kimyasal bazlı ürünler dahi iç yüzeylerle temas ettiklerinde
aşınma, yıpranma gibi sorunlara neden olabiliyor, ancak el
dezenfektanları, güneş losyonu ve böcek kovucu gibi ürünler otomobil iç
yüzeylerinde çok daha fazla zarar verebiliyor” diyor.
Geçtiğimiz
yıla kıyasla satışları 18 kat artan el dezenfektanları, tüm dünyada
yoğun talep görüyor ve 2020’de el dezenfektanı pazarının dünya çapında
2019’a kıyasla iki buçuk kat artacağı öngörülüyor.
Her ne kadar el
dezenfektanları, kullanıcının ellerindeki mikropları öldürmeye yardımcı
olsa da özellikle araç başka insanlarla ortak kullanılıyorsa aracın
içerisinde mikroplar hala olabilir.
Ford İngiltere’nin baş sağlık
görevlisi Jenny Dodman, “Direksiyon simidi, vites kolu, kapı kulpları,
herhangi bir düğme veya dokunmatik ekran, silecek ve sinyal kolları gibi
sık sık dokunulan alanlara özellikle dikkat edilmelidir.
Ayrıca,
emniyet kemerleri de her sürücünün temizlik kontrol listesinde öncelikli
olmalıdır. Emniyet kemeri üzerimize temas eder ve hapşırma ve öksürme
sırasında mikroplara maruz kalırlar” diyor.
Hiç yorum yok
Yorum Gönder